Biyosfer 2'den Bir Biyosfer* Dersi
- Burcu Güven
- Nov 29, 2020
- 2 min read
Öncelikle Biyosfer kelimesiyle neyi anlamalıyız? Biraz bundan bahsedeceğim. Bilinen ilk Biyosferin bizim dünyamız olduğunu söylediğimde Biyosfer 2'nin ne olduğunu biraz tahmin edebilirsiniz. Biyosfer 2 yeryüzünün bir taklidi, dünyamızı taklit ederek dünya üzerinde oluşturulmuş kapalı bir ekosistem. Evet kapalı. Devasa büyüklükteki bir alana kurulan yapılar içinde dünyadaki canlı yaşamının devamı için gerekli olan her şey düşünülmüş -müydü acaba? Neyse buraya döneceğiz. 1990'lar da 8 cesur deneğin de katılmasıyla deney 6 ay kadar devam ediyor.
Deneyin amacı Mars ya da başka bir gezegende olası bir kolonileşme girişimlerini başlatmak gerekirse böyle bir yapıyı o gezegen üzerine inşa etmek için hazır olacaktık. Sonuçta dünya üzerinde denemiştik başka bir gezegende neden olmasındı. Kısacası bu deneyin amacı bilinen ilk biyosferden(dünyamızdan) esinlenerek başka bir gezegende canlı yaşamının mümkün koşullarını yaratmaktı. Bunu önce Dünya'da deneyelim işe yararsa başka gezegende yaparız demiş olmalılar. İyi ki de öyle demişler çünkü deney başarısız olmuş. Nasıl ya diye hayret ediyor insan başta çünkü her şey düşünülmüş bu ortamda; Dünya'nın akciğerleri olan yeşil algler ve siyanobakteriler, yağmur ormanları, çöller, sulak alanlar, tarım, böcekler, hayvanlar, insanlar... bunlara rağmen deneyde ciddi sorunlar ortaya çıkıyor ve insanları tahliye etmek zorunda kalıyorlar. Neydi bu kadar ciddi olan? Oksijendi tabiki. Ortamdaki oksijen seviyesi aniden düşmeye karbondioksit seviyesi yükselmeye başlamıştı. Insanlar ve diğer canlılar nefes darlığı çekmeye başlamışlardı. E iyi ama o kadar ağaç vardı?
Bilim insanları bu deneyi yaparken yalnızca başka bir gezegene gidersek orada kurulacak yaşam alanlarını düşünmüyorlardı aynı zamanda canlı yaşamını ayakta tutan şeyin ne olduğunu da araştırıyorlardı. Bir ağacı güçlü ve dayanıklı kılan, onu hayatta tutan şey nedir? Araştırma sorularından birisi buydu. Biyosfer 2'de ağaçlar çok hızlı büyüdüler ve genç bir ağaç haline geldiklerinde fazla dayanamadan teker teker devrildiler. Ağaçların hayatta kalma motivasyonunu etkileyen ama Biyosfer 2'de eksik olan bir şey vardı; rüzgar. Yani stres ve baskı gibi zor koşullar eksikti Biyosfer'de. Bu da ağaçlar büyürken onların dayanıklılığını ve gücünü olumsuz yönde etkiledi. Ağaçlar stres ve baskı altında hissetmiyordu, her şey mükemmel gibiydi ve bu onların ölümüne sebep oldu. Biyosfer 2'den çıkarılacak iki ders: Henüz Dünya benzeri bir yaşamı taklit edebilecek kadar iyi değiliz. Bir diğeri ise doğanın Stoacı bir bilince sahip olduğuyla ilgili, zorluklar tüm canlı yaşamı için hayati bir öneme sahip. Doğa, zorlukları olumlayarak, ona uygun yaşamayı öğrenmiş bir ekosisteme sahip gibi. Hiç itiraz etmiyor ak zorluk olmadığında sıkıntı yaratıyor, bu deneyde olduğu gibi. Biyosfer 2'deki ağaçlar büyürken hiç zorluk çekmediler, ne yazık ki bu, ağaçların ve deneyin sonunu getirdi. Yani bu ağaçlar zorluk yoksa mücadele yok mücadelenin olmadığı yerde de yaşamın olmadığını göstermişlerdir. Bu deneyin sonucu bana Leibniz'i anımsattı; kim bilir belki de olağanca zorluk bu dünyayı mümkün dünyaların en iyisi yapıyordur da biz farkında değilizdir.
Comments